16 Ekim 2012

hastalık ve çocuklar...


Maalesef bugünlerde üzerinize afiyet biraz kırgınım. Öksürük, sinüzit... Onun dışında bir ev yaptırma telaşı sardı ki hiç keyfiyetli ve istekli değilim bu konuda. Daha 3 sene olmadı kendi evimize taşındık elh. ve ben ev dekorasyonuyla o kadar ilgilenmişim ki o 1 yıl nasıl geçti canım kızım, minik abla nasıl büyüdü bilemedim. Bu sefer hiiiç o kadar abartmayı düşünmüyorum. Aman dünya malı dünyada kalır benim değil ki onun zaten bir sahibi var niyetiyle yaklaşıyorum ya da yaklaşmaya çalışıyorum.

Küçük kızım minik kardeş, bu aralar öyle akla hayale gelmez şeyler yapıyor ki üüüüüüüüüüüf sormayın gitsin.
Misal : bugün tartıyı kırdı, banyo lavabosuna tırmanıp ordaki eşyalarla, ışıkla oynamaya bayılıyor. Kitaplığa tırmanıyor. Geçen gün merdivene çıkmış ve hooooop merdivenle birlikte ablasının üstüne düşmüş. Anlık hatamı affetmiyor. O merdiven orda durmamalıydı biliyorum ama arkamı dönmemle, arkamda bir dolap dönmesi bir oluyor. Mutfak masasını birbirine katıyor fırsatını bulur bulmaz. Ablasının her oyununu her dersini bozacak bir sabotaj düzenliyor. Maşallah dillendi de. biz ne dersek tekrar modunda.
Bak - Baç
Annemmmmmm - burayı bastırıyor
Bababababammm- ah pepe hep ondan öğrendi.


Büyük kızım, minik abla, dışardakiler zararlı evdekiler yararlı diye düşünüyor. Böyle düşünmesi daha iyi. Elh onunla ilgili büyük bir sıkıntımız yok. Uyumlu (bana göre) bir çocuk. Tek başına kesme, yapıştırma işlerini yapabiliyor. Okumayı yazmayı çok istiyor ama maalesef ben kendimi yeterli görmüyorum ve bir türlü cesaret edemiyorum. Ya yanlış birşey yaparsam diye. Geçen gün rakamları doğru yazamıyorum diye nerdeyse ağladı ağlayacaktı. Subhaneke ve İhlas suresini öğrendi. Bismilllahla su içmeyi, yudum yudum içip, sonunda elhamdülillah demeyi artık o bize tembihliyor.

Seviyorum ben bu emanetleri. Kimbilir ilerde kimler olacaklar. Her ne kadar geleceği merak etsem de daha çok geçmişi küçüklüklerini özlemle anıyorum.